Üstün Zekalı Çocuğa Sahip Ailelere ve Öğretmenlere Öneriler
Üstün zekâlı bir çocuğa sahip olmak, her anne ve baba için büyük gurur kaynağı olmakla birlikte ona uygun bir eğitim ortamı hazırlamak gibi ek sorumluluklar getirir. Anne ve baba olarak, üstün zekâlı çocuğa yapabileceğiniz en büyük yardım onun özelliklerine uygun eğitim olanakları oluşturmaktır. Bunun yanında yaşından ileri zeka düzeyinde olmasına rağmen çocuğunuzun bir “çocuk” olduğunu unutmayın. Çünkü üstün zekâlı çocuklar da diğer bütün çocuklar gibi sevgi, güvenlik, anlayış ve ilgiye ihtiyaç duyarlar.
Üstün zekâlı bir çocuğa ailesi ve çevresi tarafından “sen üstün zekâlısın, diğer akranlarından farklısın” şeklinde bir bilgilendirme ya da etiketlemeden kaçınmak son derece önemlidir.
Okul öncesi döneminde üstün zekâlı çocuklara doğuştan sahip olduğu zihinsel yeteneğini geliştirebileceği çeşitli oyuncak ve materyaller almak oldukça etkilidir. Ayrıca ileri zihinsel gelişiminin paralelinde sosyal ve duygusal gelişimini sağlıklı bir şekilde devam etmesi için zamanında okul öncesi eğitim almasını sağlamak gereklidir. Anaokullarında onların türlü yetenekleri ve fiziksel güçleri oyunlar, temsiller ve dramalarla olumlu bir şekilde karşılanacaktır. Hikâye anlatma, resim çizdirme vb. etkinliklerle de çocukların üreticilikleri ve imgeleme güçleri beslenip gelişebilecektir.
Üstün zekâlı çocuklar okula başladıktan sonra da özel etkinliklere gereksinim duyarlar. İlköğretim birinci kademe döneminde yapılacak müze gezileri, tiyatrolar, sergiler, okul ve üniversitelerin gezileri üstün yetenekli çocukların öğrenme isteklerini besleyip geliştirmede yararlı olabilir.
Çocuklarımızı tek yönlü kişiler olmaktan kurtarmak için değişik ilgi alanlarına yönlendirmeliyiz. Bu doğrultuda astronomi, robot teknolojisi, satranç ve izcilik gibi farklı alanlara teşvik etmek önerilebilir.
Çocukların olumlu yönde yetişmeleri için okulla işbirliği şarttır. Öğretmenin rehberliğinden, gerekirse bu konuda çalışmalar yapan eğitim kurumlarından da her zaman bilgi ve yardım sağlanabilir. Okuldaki etkinlikler evde de sürdürülmeli, çocuğun yetenekli olduğu alana yönelmesi sağlanmalıdır.
Her zaman ihtiyaç duyulan üstün zihin düzeyine yaşadığımız yüzyılda daha büyük ihtiyaç vardır. Değerleri bulup ortaya çıkarmak, toplumun hizmetine sunmak önce siz anne ve babalara düşmektedir.
Üstün yetenekli çocuğa sahip ailelerin, seçtikleri çocuk yetiştirme şekli ne olursa olsun, çocuklarını yetiştirirken yaygın olarak karşılaştıkları sorun aynıdır.
Üstün yetenekli çocuğa sahip aileler, pek çok yönden şanslı olmalarına rağmen, çocuklarını yetiştirme sürecinde, çözmeleri gereken pek çok problemle karşılaşırlar. Konuyla ilgili yapılan araştırma sonuçlarından yola çıkarak, üstün veya özel yetenekli çocuğa sahip ailelerin çocuklarını yetiştirme sürecinde karşılaştıkları problemleri şu başlıklar altında toplamak mümkündür:
a) Normal ebeveyn rollerinin değişmiş olması,
b)Ebeveynlerin benlik imajlarının değişmiş olması,
c)Uyumun aile içinde yapılması
d)Okul ve aile arasında yaşanan sorunlar.
Üstün yetenekli çocukların da yaşadığı problemler vardır. Bu problemler, üstün yetenekli oluşlarından değil, yetişkinlerin ve diğer çocukların kendilerine gösterdikleri olumsuz davranış ve tepkilerden kaynaklanmaktadır. Üstün yetenekli çocukların karşılaştıkları bu problemlerle baş edebilmeleri için, desteğe ve ilgiye ihtiyaçları vardır. Ailelerin konuya gereken hassasiyeti göstermeleri ve onları bu problemle baş başa bırakmamaları gerekir.
Ebeveynlerin, üstün veya özel yetenekli bir çocuğu nasıl yetiştirecekleri ve idare edecekleri konusunda korku ve kaygıya kapıldıkları görülmektedir. Hatta çocuklarının sorularına doyurucu cevaplar veremedikleri takdirde, kendi zihinsel-sanatsal yeteneklerinin farkına varamamaları veya bu tür yeteneklerine karşı kayıtsız kalmaları onların cesaretlerini kırabilir; ailelerin çocukların yetenekleri konusunda duyarlı olmaları gerekir.
Üstün yetenekli çocuklar için ilgisiz aile yaklaşımı kadar aşırı ilgili aile yaklaşımı da çocuk üzerinde olumsuz etkiler bırakacaktır. Çocuğunun başarısıyla sürekli övünme ve bu başarıları reklâm etme, başarılı olması için çocuğu zorlama gibi olumsuz tutumlar, çocuğun, ilgi ve yetenekleri doğrultusunda doğal olarak yönlendiği çalışmalardan uzaklaşmasına ve ailesini mutlu etmek, onların ilgi ve sevgisini kaybetmemek için zoraki olarak ilgisini çekmeyen çalışmalara yönlenmesine neden olur. Bu tür çalışmalardan duyacağı bıkkınlık ve bezginlikse, bir süre sonra yeteneklerini gizlemesine ve kullanmamasına neden olabilir; bu, bir yeteneğin kaybı demektir.
Ebeveynlerin, çocuklarından kendi başaramadıklarını başarmalarını ve gerçekleştiremedikleri ideallerini gerçekleştirmelerini bekleyen bir tutum içine girmeleri de çocuklar üzerinde olumsuz etki bırakacaktır. Ebeveynlerin beklentileri, çocuğun ilgi alanlarıyla örtüşmeyebilir ve çocuk bu zorlayıcı beklentiden dolayı büyük bir rahatsızlık duyabilir. Tehlikeli ve telafisi mümkün olmayan sonuçlarla karşılaşmamak için ebeveynlerin çocuklarını, onların temel ihtiyaç ve istekleri doğrultusunda yönlendirmeleri ve desteklemeleri gerekir.
Sonuç olarak, aile bireyleri bu özellikteki çocukların, üstün yetenekli olmalarından önce çocuk olduklarını ve kişiliklerinin bir bütün olarak gelişmesinin önemli olduğunu unutmamalı; onlara karşı bu yönde bir yaklaşımla yaklaşmalıdırlar.
Öğretmenlere Öneriler
Türkiye’de üstün zekalılar için yeteri kadar olanakların bulunmaması nedeniyle bu çocuklar normal akranları ile birlikte eğitim almak durumundadırlar. Bu nedenle, öğretmenin sınıfındaki üstün zekalı çocuklar için bazı düzenlemeler yapması kaçınılmaz olmaktadır. Bu düzenlemelerde öğretmenlerin yapmaları gerekenlerle, yapmamaları gerekenler şöylece belirtilebilir (Levent, 2008):
Yapılması Gerekenler
• Daha güç sorular sorun. Yeni düşünceler ve kavramlara ilişkin yeni uygulamalar geliştirmesini isteyerek düşüncelerine esneklik kazandırın.
• Sınıf çalışmalarına ilişkin olarak özel araştırma, inceleme ödevleri verin.
• İlgilendikleri bir konuda özel proje geliştirmelerine fırsat tanıyın. Bu projeyi sınıf arkadaşlarıyla paylaşmalarını olası kılın.
• Eğitsel kol başkanı olmalarına, etkinlikleri planlamalarına ve oyunları yönetmelerine fırsat tanıyın.
• Sınıf düzeyini dikkate almadan, çocukların kendi hızlarında programda ilerlemelerine fırsat tanıyın.
• Açık bir biçimde üstün oldukları matematik, fen vb. derslerde daha üst düzeye çıkmalarını olası kılın. Bu alanlarda daha özgür ve ileri çalışmalarını teşvik edip, tekrarlayıcı alıştırmalardan uzak tutmaya çalışın.
• Bazı konuların öğretilmesinde söze yardımcı olmalarına, arkadaşlarına konuları öğretmelerine izin verin.
• Bu çocuklar için, ana babaları ve okul aile birliği ile ilişki kurup özel ders ya da en yakın üniversitelerden ders alabilmelerinin yollarını araştırın.
• Yeteneklerinin farkında olmalarını ve değerini bilmelerini sağlayın.
Yapılmaması Gerekenler
• Üstün zekâlı çocuklara aynı konuda çok uzun ödevler verilmek.
• Söz hakkı vermemek.
• Tek düze, tekrarlayan görevler ve ödevler vermek.
• Alışılmışın dışındaki görüşlerini reddetmek.
• Zamanlarını boşa harcatmak.
• Angarya niteliğinde görevler vermek.
Uzm. Psk. Nilüfer ÖZKAN
Çocuk ve Ergen Psikoloğu/ Oyun Terapisti
Kaynakça:
Levent, F. (2008). Üstün zekalı çocuk. Çoluk Çocuk Dergisi (84 ), 16-17.